Ramallah (UNA/WAFA) – Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Gazze Şeridi'ndeki felaket ve trajik durumla ilgili olarak dünya liderlerine acil bir çağrıda bulundu.
Abbas, şunları söyledi: Dünya liderlerini, Gazze Şeridi'ndeki Filistin halkına yönelik ablukayı kırmak için acil ve kararlı önlemler almaya, kara, deniz ve hava yoluyla insani ve tıbbi yardımların girişine izin vermeye, bu saldırıyı derhal ve kalıcı bir şekilde durdurmaya, tüm tutuklu ve hükümlüleri serbest bırakmaya, İsrail'in Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmesini sağlamaya ve Filistin Devleti'nin tüm sorumluluğunu üstlenmesini sağlamaya çağırıyorum. İsrail işgal güçlerinin işlediği soykırım, yıkım ve açlığa mahkûmiyet suçları karşısında artık sessiz kalmak mümkün değildir.
"Gazze Şeridi'nin ayrılmaz bir parçası olduğu Filistin Devleti'nin Başkanı olarak görevimden dolayı, hepimizi bu tarihi anda eşi benzeri olmayan bu görevi başarmak için gereken cesarete sahip olmaya çağırıyorum. Hepimiz bu asil çabada başarıya ulaşmayı umuyoruz." Bu, Batı Şeria'da ve Doğu Kudüs'te yeniden yapılanmaya doğru ilerlemek, yerleşim faaliyetlerine ve Filistin halkına ve kutsal mekanlarımıza yönelik saldırıları durdurmak ve işgali sonlandırarak ve başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin Devleti'ni kurarak uluslararası hukuka uygun iki devletli çözümü uygulamaya doğru ilerlemek için önemli bir an olacaktır.
"Bu bağlamda, uluslararası meşruiyete uygun olarak iki devletli çözümü hayata geçirmek ve Filistin Devleti'nin Birleşmiş Milletler'de tam üyeliğini ve uluslararası alanda daha fazla tanınmasını sağlamak için çabaları harekete geçirmek amacıyla önümüzdeki ay New York'ta düzenlenecek uluslararası barış konferansını sabırsızlıkla bekliyoruz."
Bu bağlamda Filistin Devlet Başkanı, İngiltere, Fransa ve Kanada liderlerinin ortak açıklamasının yanı sıra Avrupa Birliği ülkelerinin tutumlarını, bağışçı ülkelerin ortak açıklamasını ve Arap-İslam Bakanlar Komitesi'nin bu konudaki açıklamasını memnuniyetle karşıladığını yineledi. Hepsi kuşatma, açlık, yerinden etme ve toprak gaspı politikasını reddederek, derhal ateşkes yapılmasını ve Birleşmiş Milletler ve UNRWA aracılığıyla insani yardımların derhal ve engellenmeden Gazze'nin tüm bölgelerine ulaştırılmasını talep ettiler. İsrail'in gayrimeşru amaçlarına ulaşmak için yardımları bir silah ve siyasi araç olarak kullanmasını da reddettiler ve Filistin Devleti'ni tanıma yönünde ilerlediler.
Ayrıca imha savaşının sona erdirilmesi ve Filistin halkına yardım ulaştırılması çağrısında bulunan tüm ülke ve halklara içten teşekkürlerini iletti.
"Bu çağrı, Gazze Şeridi'nin egemen devleti olan Filistin Devleti'nin, Gazze'ye kara, deniz ve hava sahamız üzerinden yardım gönderilmesine izin verme çağrısını temsil ediyor. Halkımızın çektiği acılara son vermek, kuşatmayı kırmak, saldırganlığı durdurmak ve Filistin halkını yerinden etmeden Gazze'yi yeniden inşa etme yönündeki Arap-İslam planını desteklemek için pratik adımlar atmaya istekli herhangi bir tarafla işbirliği yapmaya tamamen hazırız." dedi.
Devlet Başkanı Abbas, bunun Filistinlilerin haklarını korumak, uluslararası hukuka saygıyı sağlamak, uluslararası meşruiyet kararlarını uygulamak, saldırganlık ve sömürgeciliğe son vermek, bağımsızlığa ulaşmak ve barışı tesis etmek için benzeri görülmemiş ve cesur duruşlar ve Arap, İslam ve uluslararası alanda ortak çabalar gerektiren kritik bir tarihi an olduğunu vurguladı.
Dedi ki: Filistin halkına karşı imha savaşını sona erdirmek için zaman, ey dünya, ayrılmayacağımızı yineliyorum ve burada anavatanımız Filistin'in ülkesinde kalacağız.
(bitti)
